Prof. Dr. Boynukalın: Akraba evliliği yapan çiftler, genetik tarama testlerinden geçmeli

Akraba Evliliği Yapan Çiftlerde Dikkat Edilmesi Gerekenler

Akraba evliliği yapan çiftlerin bebeklerinde kalıtsal hastalıkların görülme ihtimalinin yüksek olduğunu belirten Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Kübra Boynukalın, bu tür evliliklerde metabolik hastalıklar, kan hastalıkları, sinir sistemi hastalıkları, zihinsel ve fiziksel gelişim geriliği gibi risklerin arttığını vurgulamaktadır. Bu nedenle, akraba evliliği yapan çiftlerin gebelik planlamadan önce genetik tarama testlerinden geçmeleri önemlidir. Eğer çift bir genetik hastalık taşıyıcısı olarak belirlenirse, tüp bebek tedavisine başvurulması tavsiye edilmektedir. Bu tedavi sayesinde sağlıklı bir gebelik elde etmek mümkün olabilir.

Kadın Hastalıkları ve Tüp Bebek Uzmanı Prof. Dr. Kübra Boynukalın, Türkiye’de akraba evliliği sayısının yüksek olduğunu ve bu tür evliliklerde kalıtsal hastalık riskinin arttığını belirtmektedir. Bilimsel araştırmalar, anne ve babadaki benzer mutasyonların çocukta hastalık oluşturabileceğini göstermektedir. Bu nedenle, akraba evliliği yapan çiftlerin sağlık açısından daha dikkatli olmaları gerekmektedir. Genetik tarama testleri, hastalıkların erken teşhis edilmesine ve tedaviye olanak sağlayabilir.

“Akraba Evliliği Gebelikte Riskleri Artırır”

Prof. Dr. Boynukalın’a göre, akraba evliliği durumunda ortak genetik mirasa sahip olunduğundan kalıtsal hastalıkların geçme ihtimali artmaktadır. Bu tür evliliklerde fenilketonüri, kistik fibroz, spinal müsküler atrofi (SMA) ve kontenjal adrenal hiperplazi gibi hastalıklar sıkça görülmektedir. Ayrıca, normal evliliklere kıyasla akraba evliliklerinde ölü doğum oranlarının ve düşük riskinin yüksek olduğu belirtilmektedir.

Genetik tarama yöntemleri sayesinde çiftlerin sağlıklı embriyolar seçilerek sağlıklı gebelikler elde edilebilir. Prof. Dr. Boynukalın, PGT yöntemi ile genetik hastalıkların önlenmesinin mümkün olduğunu belirtmektedir. Bu yöntem, embriyoların genetik analizinin yapılmasını sağlayarak hastalık taşıyan embriyoların seçilmesini ve sağlıklı gebeliklerin gerçekleşmesini sağlar.

“Düzenli Gebelik Takibi Önemli”

Akraba evliliği yapan çiftlerin bebek sahibi olmasının mümkün olduğunu ancak sağlık risklerini göz ardı etmemeleri gerektiğini belirten Prof. Dr. Boynukalın, detaylı ultrason, fetal DNA testi ve amniyosentez gibi tarama testlerinin kullanılmasının önemli olduğunu vurgulamaktadır. Erken teşhis ile uygun tedavi planlarının yapılabilmesi ve sağlıklı bir gebeliğin devam ettirilebilmesi mümkün olabilir. Akraba evliliği yapan çiftlerin bilimsel danışmanlık alarak sağlıklı bir neslin devamını sağlamaları önemlidir.

Related Posts

Bilim insanlarından ilginç tespit: Cinsiyete göre farklılık gösteriyor!

İngiltere’deki araştırmalar, melanom cilt kanserinin kadın ve erkeklerde kıyafet tercihi, beden yapısı ve saç şekli gibi faktörlere bağlı olarak farklı vücut bölgelerinde yaygınlaştığını ortaya koydu.

Baş ağrısının yeri, nedenini ele veriyor

Baş ağrısı nedeninin başladığı bölgeye göre değiştiğini belirten Prof. Dr. Derya Uludüz, “Üstelik vücudun bir tür uyarı sinyali olan bu ağrıyı tanımak bazen hayat kurtarır’’ dedi.

Hareketsizlik vücuda nasıl hasar veriyor? Alzheimer ve demans kapıda

Modern yaşamın getirdiği uzun süreli masa başı çalışma, teknoloji bağımlılığı ve azalan fiziksel aktivite, insanları giderek daha da hareketsizleştiriyor. Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon Uzmanı Prof. Dr. Meral Bayramoğlu, hareketsizliğin vücudumuzda yol açtığı hasarları anlattı.

Uzmanı uyardı: 50 yaş sonrasında görme kaybına neden olabilir!

Sarı nokta hastalığı, 50 yaş ve üzerindeki bireylerde sıkça görülen ve görme kaybına yol açabilen ciddi bir göz rahatsızlığıdır. Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Nursal Melda Yenerel, erken teşhisle bu kaybın önüne geçilebileceğini belirtti.

Tıp tarihine geçecek ameliyat: Bebeğin boynundan 445 gram tümör çıkarıldı

Kütahya’da 34 haftalık doğan bebeğin boynundan ameliyatla 445 gram tümör çıkarıldı.

Zayıflar daha uzun yaşıyor! Uzmanı uyarı: Çok yemek tümörü besliyor

Geçmişten günümüze halk arasındaki yaygın inanışa göre, yemek yendikçe vücut direnci artar ve hastalıklara karşı güçlenilir. Oysa bilim bunun tam tersini söylüyor. Tıbbi Onkoloji ve Hematoloji Uzmanı, Onkolojik Bilimler Koordinatörü Prof. Dr. Necdet Üskent, kontrollü açlığın kanserli hücrelerin büyümesini durdurduğunu ve küçülmesini desteklediğini söylüyor.